Refikinin muhabbetinden başka hiçbir şeye itibar etmeyen, çörekotu tohumlarını bile tek olarak kullanan Ha- bibullahı ihtiyarlatan bu Âyeti Kerime bizi ne yapar bilemiyoruz. Bazı üreticiler dosdoğru olmak istiyor, fakat tüketicinin bilinçsiz ta-lebleri, dürüst, üreticileri hilelere sevketmektedir. Kristalleşen, şekersiz balları şekerli zanneden tüketici bu ballan satın almayarak üreticiyi kristalleşmeyi önleyici kimyasal zararlı madde katmaya I itmektedir. Üretici hormonsuz hıyar yetiştirmek istiyor. Tarlada yetiştirdiği hıyarlar çok düzgün olmadığı için, çarşıda pazarda ilgi görmeyince üretici satılacak vasıfta hıyar yetiştiriyor. Üretici Karadeniz yaylalarında lam ekolojik ortamda üretilen sütten yazın çok yağlı, doğal A vitaminli sapsarı beyaz peynir yapmış çok sarı olduğu için, İstanbulda sata-mamış, Kanserojen beyazlatıcı kullanmak istemiyor, iflas etmekte is-l< m nıyor. Üretici kışın beyaz sütten beyaz tereyağı ün 111 fi: i üketici illa yaz te-reyaflı gibi sarı olsun istiyor. Dürült tüketici sarı boya katmasa, sata-mayacak. Dürüst üretici A ayda ancak yemeye geçen klasik boya/ peynir yap Dürüst üretici, kültür mantarı yetiştirmiş, mantar 2. gün hafif siyahlanır. Tüketici bembeyaz mantar isterse; Üretici ne yapsın, sodyum meta bi sülfıt (kükürt) bileşiğini suda çözüp mantarları bu suya batırıp çıkartıyor. Bu mantarlar bazen (Kükürt çözeltisi fazla olunca) yiyeni zehirleyebiliyor. O zaman kültür mantarı da zehirli diye yaygara ortaya çıkıyor. Üretici yumurta sarısının koyu olmasını istemiyor. Fakat tüketici bunu almıyarak üreticiyi cezalandırsa, üreticide karofıl denen kanserojen maddeyi bal gibi katar. Dürüst baharatçı kendine gelen kanser hastasının yakınına, doktorlar gibi doğruyu söylüyor. Bunun ilacı yok, biz iyi bal kullanarak, ısırgan tohumu, çörekotu, arı sütü, karışımlı macunu 30 milyona hazırlarız inşaallah fayda görür diyor fakat hasta yakını tatmin olmuyor, dolanıyor, il il geziyor, babası yaşasın istiyor. Kendisinin şeker hastası olduğunu açıksa söyleyen otcuya, 150-200 milyon verip 1 poşet otu alıyor. Bir netice göremiyor. 4 ayda turp gibi olur, diyen herbaliste 500 dolar kaptırıp, ot, macun, yağ gibi hepsi 20 milyon tutmayan karışımları alıyor. Nihayet vade doluyor, babası hakkın rahmetine kavuşuyor. Beddua faslına geçiyor. Tüketici doğruya değil de, duymak, istediğine inanınca hal böyle oluyor. (Not bizim baharacı dükkanı 4 sene önce kapandı. Bu işi yapmıyoruz.) Şimdi biz Polenex şampuan, saç kremi, cilt kremi, ağda sonrası cilt bakım kremi üretiyoruz. Tüketici bizi yalan reklam için tahrik ediyor. Saçın ömrü 3 gün ile 3 sene arası, saç mutlaka dökülür. Saç dökülmesi önlenemez fakat azaltılabilir. Biz saman alevi gibi parlayıp, çabucak sönmek istemiyoruz. Şampuan reklamı olarak en mantıklı, bilimsel, gerçekçi reklam Do-venin kepek bir cilt problemidir reklamıdır. İnşaallah tüketiciyi bilinçlendiren reklamların sayısı çoğalır. Tüketici doğruya değil, duymak istediğine inanıyor diye, abartılı, yüzde 5 bile etkisi olmayan ürünler yüzde, 99.9 etkili diye reklam vererek satılırsa, halkın güveni çabucak biter. Bilim icad etti, son, paydos, yaĞ,asın, çok şanlısını/ ıjıbı reklamlar aldatıcıdır. Ruhsat almak, etkinlik eııdikasyoııtı almak kolay, lak.ıt hal 19:55:40 17 Juni 2010 Permanente link Reacties (0) |
Hoe werkt het? Klik hier
Begin pagina loggy.nl Home Weblog maken RSS Feed Abonneren! |